Dostoyevski’nin en önemli ve en dikkat çekici olan kitabı ve bulunduğu dönemin ilk büyük ilk olgunluk romanıdır. Dünya klasikleri arasında yer alan bu yapıt toplumsal kötülüklerin sebeplerini ortaya koymakla birlikte kötülükleri yapanların cezalarını çekmesi gerektiğini anlatan Bu kitap Rusya’daki yaşamı çok canlı bir şekilde yansıtması bakımından da dikkat çekici niteliktedir.
İlkokul hayatımızdan tutup lise hayatımıza ve sosyal hayatımıza kadar kitaplar hep var olmuştur. Gerek kitap okuma saatleri gerek boş vakitlerimizi değerlendirmek gibi… Suç ve Ceza kitabı Klasik olan kitapların dışında gerek sayfa yapısı gerek anlatım bakımında biraz ağır kitapla olmakla birlikte anlayarak nefis bir kahve eşliğinde herkesin okunması gereken bir kitap olmuştur…
Bu kitap neyin nesidir derseniz sizlere kısaca özetlemek istiyorum;
Rodya Romanoviç Raskolnikov yoksul bir gençtir ve Petesburg Üniversitesi’ndeki hukuk eğitimini yarıda bırakır.ve aklı batı’dan gelen siyasi ve felsefi düşüncelerle karmakarışıktır. Herkes tarafından Nefret edilen, kötü bir tefeciyi öldürecek ve böylece finansal problemlerini çözerken aynı zamanda dünya da kötü değersiz bir varlığı temizlenecektir. Raskolnikov,’a göre daha yüksek bir amaca hizmet eden bir cinayetin kabul edilebilir olduğuna inanır ve uzun süren hesap kitap işinden sonra harekete geçer Bir gece kadının evine giderek onu baltayla vahşice öldürür.
O anda, Alonya ile birlikte yaşayan ve kimseye bir zararı dokunmayan üvey kız kardeşi beklenmedik biçimde içeri girdiğinde Raskolnikov onu da öldürmek zorunda kalır. Müşterilerin rehin için bıraktıkları birkaç eşyayı alır ve kimseye görünmeden oradan uzaklaşır.
Raskolnikov Kimsenin kendisini görmediğini bildiği halde, son derecede tedirgindir. Tedirginliğinden dolayı ailesi ve yakın çevresinde tarafından fark edilir.
Raskolnikov’un hayatında sadece üç kadın vardır. Bunlardan biri annesi, düşkün ve sevecen bir kadındır. Hayatındaki ikinci kadın, kız kardeşi Dounia’dır. Hayatındaki üçüncü kadın ise Marmeladov adında işsiz kâtibin kızı Sonia’dır. Raskolnikov onunla ara sıra buluşmuş, arkadaşlık etmiştir. Daha sonraları Sonia’nın ailesi, babasının ayyaşlığı yüzünden çok yoksul duruma düşerler Sonia, ailesine bakmak için fahişelik yapmaya başlar.
Raskolnikov o gece girdiği evde öldürdüğü kadının evinden aldıklarını ve delilleri saklayıncaya kadar çılgın bir insandır.ve Ödenmemiş bir borç yüzünden karakola çağrıldığında polislerin yanında baygınlık geçirir . O günden sonra Günlerce hasta yatar. “Katilin cinayet yerine dönmesi” kuralına uygun olarak, yakalanmayı ve rahatlamayı, her şeyden kurtulmayı çok isteyen genç adam, öldürdüğü tefeci kadının evine gelir. Komiserle tanışır ve davranışlarıyla dikkat çekerek soruşturmanın baş zanIısı olur. Zeki bir adam olan Komiser Porfiry Petro Viç Raskolnikov’un katil olduğunu düşünür.
Daha sonra Raskolnikov, Sonia’ya suçunu ve aşkını itiraf eder. Sonia fahişelik yapmasına rağmen inançlı ve iyi yürekli bir kızdır. Ona acır ve suçunu polise itiraf etmesi ve bedelini ödemesi gerektiğini söyler. Sonunda vicdan azabı çeken Raskolnikov’a suçunu itiraf ettirir. Ve Raskolnikov Sibirya’ya sürgün edilir. Sonia onun serbest kalacağı günü sabırsızlıkla bekleyecektir. Fakat Raskolnikov işlediği cinayetten aldığı ceza ya rağmen aşırı derece de bir pişmanlık duymamaktadır. Fakat Sonia’nın sayesinde kendini inandığı dine verebilecektir.
Bana göre Romanın konusu çağdaş Rusya toplumu olmakla birlikte Kahraman çağdaşlığını o yılların bütün acılarını, yaralarını içinde taşıyan genç bir öğrencin yani Raskalnikov fakir ve iyi niyetli bir üniversite öğrencisi olmasıdır.
. Maddi imkansızlıklar sonucu eğitimi bırakmak zorunda kalan kirasını bile doğru dürüst ödeyemediği için pis izbe köhne odalarda yaşamaya mecbur olması. Maddi anlamda olarak çok sıkıştığı anlarda, para edebilecek eşyaların bulunduğu rehin bıraktığı faizci bir yaşlı bir kadın vardır. Bu kadın sadece Raskalnikov değil herlese karşı böyledir. Bu yaşlı kadın insanların zor durumda kalmalarından yararlanan fırsatçı insandır. Bana göre Raskalnikov’u suça iten bahanelerdir.
Raskalnikov kadını öldürecek paralarını çalacak hukuk öğrenimini tamamlayıp topluma faydalı bir insan olmayı hedeflemektir. Bu konuyu kafasında Günlerce kafasında ölçer biçer fakat topluma faydalı bir Raskalnikov faizci yaşlı kadından çok daha iyidir diye düşünür ve kadını öldürür. Roman Raskalnikov’un kendi içindeki vicdan muhasebesiyle devam eder ve Raskalnikov’un kendi için yaşama tutkusu onu iç dünyasında göklere taşır. Ve kendince hak, hukuk kavramlarını tamamını alt üst ederek çözümler bulur.
Fakat kafasında tasarladığı düşüncelerin altında boğulur hayatın ve yaşadıklarının yük olduğunu hissedip psikolojik olarak çöker. Roman boyunca olaylar Raskalnikov’un gözüyle görüyor. Ve okuyucuya o şeklide empoze edilir. Bazen Raskalnikov’un yaşadığı Istırabı onunla yaşıyormusunuz gibi hissedersiniz… Bana göre bu romanda Kimlikler değil kişilikler önemlidir mesajı verilmek istenmiştir.
Suç Nedir?
Ceza Nedir?
Amaca ulaşmak için yapılan ve gidilen her yol mubah mıdır?
Raskalnikov haklı mı?
Asıl suçlu kim?
Raskalnikov mu? Toplum mu? Yoksa Yaşlı Tefeci kadın mı?
gibi sorularla insanı düşündüren yazar ve okuyucu arasında araçı görevi üstlenen kendisine göre, inançlarına hayata bakış açısına göre yorumlayabileceğiniz fikirler elde etmenizi sağlar.